Ben aslında bu günlere bu şekilde gelebildiysem, etrafımdakilerin hakkımda düşündüğü güzel şeylere erişebildiysem, iyi bir okulda okuyabiliyorsam, karakterim oturmuşsa ve saygı duyulan, sevilen bir insansam bunların en büyük sebebi ANNEMdir.
Benim annem varya, bir başkadır benim için. Herkesten, herşeyden çok severim onu. Tartışsak, konuşmasak kısacık bir süre, onun bana kızdığını bilsem, kendimi o kadar yalnız, kimsesiz, amaçsız, boş hissederim ki. Herşeyim o benim. Allah korusun, ona bişey olursa kendime neler yaparım tahmin edemiyorum, aslında ediyorum. Hep dua ediyorum ama o bana kızıyo, "Ailemin, 'annemin' ölümünü görmeyeyim Allah'ım" diye. "Tövbe de, olur mu öyle şey?" diyor bana. Ama bilmiyor ki ben onsuz, sudan çıkmış balık gibi kalırım ortada. Hareket edemem, mutfağın yolunu bile bulamam. Benim yanım onun yanı, onlayken mutluyum, huzurluyum, içim rahat. Bütün ailemi çok seviyorum ama annemin yeri başka. O kadar karnında taşıdı kadın beni, benim yüzümden bel kemiği yamuldu o kadar, boru mu?
Hatta anneme anlatıp danışamadığım şeylerde nasıl karmaşalar yaşıyorum, işin içinden çıkamıyorum, içime ufunetler basıyo sen biliyorsun blog.
Meleğimizsin sen bizim. Her anne fedakardır, evladını sever tabi ki, her anne mükemmeldir, ama senin kadar değil. Bu yazdıklarımı hiç beğenmedim. Olmadı. Hangi kelimeleri seçsem yetmiyor içimdekileri anlatmaya.Çok yapmacık oldu sanki, ya da çok yetersiz. Hiç içime sinmedi.Olmadı, olmaz, anlatamıyorum çünkü bir türlü. Kısacası;
İyi ki varsın birtanem, gülücük yüzünden, mutluluk içinden eksik olmasın artık annem. İyi ki varsın, İyiki doğmuşsun canım annem...
skip to main |
skip to sidebar
Everybody is alone on the Earth's heart, pierced by a ray of sun...
Pages
19.8.11
About Me
- Larien
- Tam anlamıyla burcunun özelliklerini taşıyan, dakikası dakikasına uymayan, fazlaca saf ve iyi niyetli, ota boka midesi bulanan, bazı bazı karamsar ve olumsuz, felaket tellalı, saçma sapan takıntıları ve korkuları olan, sakar the king, film izlerken veya kitap okurken kendinden geçip adeta yaşayan ve etrafındakilerin alay konusu olan, hafiften(!) ayran gönüllü (annem "Eyvah, bu kız evlenince kocasından da bıkcak." der), her türlü yemeğin üzerine kaşar peyniri rendesi koymaya meyilli, insani değerlere fazlasıyla önem veren ve kendi gibi insanlar arayan bi tipim. Arkası yarın ahaha.
Kendimi her zaman mutlu hissederim. Neden biliyor musunuz? Çünkü kimseden birşey ummam. Beklentiler daima yaralar. Hayat kısadır. Öyleyse hayatınızı sevin. Mutlu olun ve gülümsemeye devam edin. Sadece kendiniz için yaşayın ve;
-Konuşmadan önce dinleyin,
-Yazmadan önce düşünün,
-Harcamadan önce kazanın,
-Dua etmeden önce bağışlayın,
-İncitmeden önce hissedin,
-Nefret etmeden önce sevin,
-Vazgeçmeden önce çabalayın,
-Ölmeden önce yaşayın.
Hayat budur. Onu hissedin, onu yaşayın ve ondan hoşnut olun.
Shakespeare
-Konuşmadan önce dinleyin,
-Yazmadan önce düşünün,
-Harcamadan önce kazanın,
-Dua etmeden önce bağışlayın,
-İncitmeden önce hissedin,
-Nefret etmeden önce sevin,
-Vazgeçmeden önce çabalayın,
-Ölmeden önce yaşayın.
Hayat budur. Onu hissedin, onu yaşayın ve ondan hoşnut olun.
Shakespeare
Followers
Blogger tarafından desteklenmektedir.
0 dedim, olacak!:
Yorum Gönder